Çinli araştırmacılar tarafından geliştirilen yapay zeka dayanaklı yeni bir sistem, denizaltıların ‘görünmezlik’ özelliğini sona erdirme potansiyeli taşıyor. Ağustos ayında Electronics Optics & Control mecmuasında yayımlanan bir araştırmaya nazaran, bu yeni anti-denizaltı sistemi, denizaltıların gelecekteki çatışmalarda hayatta kalma oranını yalnızca yüzde 5’e kadar düşürüyor.

Denizaltılar tarihe mi karışacak?

Bu, denizaltıların tespit ve takip edilme oranının yüzde 95’e çıktığı manasına geliyor ve donanma savaşlarındaki istikrarları temelden değiştirecek bir gelişme olarak görülüyor.

Çin Helikopter Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü’nden kıdemli mühendis Meng Hao ve grubunun geliştirdiği bu sistem, klâsik denizaltı avlama formüllerinden farklı çalışıyor. Yapay zeka, bir dijital kumandan üzere misyon yaparak sonar şamandıraları, su altı sensörlerini, radar sistemlerini ve okyanus datalarını tek bir merkezde birleştiriyor.

Sistem, tüm bu bilgileri birlikte tahlil ederek denizaltıları yüzde 95 muvaffakiyetle tespit ediyor ve izliyor. Bilgisayar simülasyonları, denizaltıların en gelişmiş gizlenme tekniklerini kullanmasına karşın bu muvaffakiyet oranının değişmediğini gösteriyor.

Bu alandaki tek çalışma bu değil; daha evvel geliştirilen yapay zeka takviyeli bir torpido hedefleme sistemi de uydurma maksatları ayırt etmede yüzde 92.2 muvaffakiyet sağlamıştı.

Çin’in bu alana yaptığı yatırımlar tesadüf değil. Son periyotta Güney Çin Denizi’nde denizaltı rekabeti artıyor. Pekin idaresi, ABD’nin bölgedeki denizaltı gözetleme ağını kendi denizaltılarının hareket kabiliyeti için önemli bir tehdit olarak görüyor.

Bu yüzden anti-denizaltı sistemleri ve su altı dronlar Çin’in öncelikli projeleri ortasında yer alıyor. Denizaltıların zımnilik avantajının kaybolması, nükleer caydırıcılık istikrarlarını de etkileyebilir. Şayet Çin’in bu argümanları gerçekse, nükleer başlık taşıyan balistik füze denizaltılarının güvenliği tehlikeye giriyor ve gizlice düşman çizgisine sızma yetenekleri ortadan kalkıyor.