Epson Türkiye, şirketin gayelerini ve önümüzdeki periyoda ilişkin stratejilerini düzenlediği basın toplantısıyla duyurdu. Epson Türkiye Ülke Müdürü Yalın Vanlıoğlu, bölge ofisinin 2026 misyon ve vizyonuna yönelik açıklamalarda bulundu.

“Odak noktamızda pazarın gereksinimlerini dinlemek var”

Epson olarak üretimde dış kaynak kullanmak yerine kendi maharetlerinden ve bilgi birikimlerinden yararlanarak her şeyi kendilerinin ‘icat ederek’ ürettiklerini açıklayan Epson Türkiye Ülke Müdürü Yalın Vanlıoğlu, “Bu strateji paralelinde; kalite, tutarlılık ve müşteri hizmetleri üzerinde tam denetim sahibi oluyoruz. Eseri, tasarım ve tedarik basamağından kullanım ömrü boyunca yönetiyor, garanti hizmeti ve takviyesi sağlıyoruz. Epson, 9,86 milyar dolar ciro hacmine ve 74.400’ün üzerinde çalışana sahip. Globalde, toplamda satılan mürekkep tanklı yazıcılarda*, projektör** ve nokta vuruşlu yazıcı üretiminde birinci sıradayız. Odak noktamızda pazar muhtaçlıklarını dinlemek ve uygun fiyatlı, sağlam, yüksek kaliteli tahliller sunmak bulunuyor. Markamız, yazıcılardan projektörlere, saatlerden robotlara dek tüm eser yelpazesiyle; kaliteden ödün vermeden müşterilerimizin tasarruf etmesini, üretkenliğini artırmasını ve çevresel ayak izinin azaltmasını sağlıyor.” açıklamasını yaptı.

“Yer altı kaynaklarından bağımsız bir şirket olma vizyonu taşıyoruz”

2023’te dünya çapındaki tüm küme tesislerinde yüzde 100 yenilenebilir elektriğe geçiş yapan birinci şirket olmayı başardıklarını belirten Vanlıoğlu, “Epson olarak 2050 yılına kadar karbon negatif ve yer altı kaynaklarından bağımsız bir şirket olma vizyonu ekseninde çalışmayı sürdürüyoruz. Kelam konusu dönüşüm sadece üretim tesislerini değil, Epson’un küresel ofis ve Ar-Ge merkezlerini de kapsıyor. Tüm bu inovasyon ve Ar-Ge çalışmalarının sonucunda ise üretim kademesinde karbondioksit emisyonu yüzde 36 azaltırken toplam emisyonda ise yüzde 33 oranında bir gerileme gerçekleştirdik.” dedi.

“Türkiye ofisimizde yüzde 100 yenilenebilir elektriğe geçişi tamamladık”

Önümüzdeki periyotta çevresel kaynaklara olan bağımlılığı daha da azaltmayı hedeflediklerini açıklayan Vanlıoğlu, “Bizler için döngüsel iktisadın prensiplerine uymak büyük kıymet taşıyor. Bu kapsamda; kısa müddet evvel Türkiye ofisimizde yüzde 100 yenilenebilir elektriğe geçişi tamamladık ve I-REC ‘Uluslararası Yenilenebilir Güç Sertifikası’nı almaya hak kazandık. Bu da tüm küresel operasyonlarımızda yüzde yüz yenilenebilir güce geçiş taahhüdümüzün ardında durduğumuzun en büyük ispatı. Plastiklerin yol açtığı çevresel kirlilikle uğraş etmek de yol haritamızın kıymetli bir kısmını oluşturuyor.” biçiminde kelamlarını sürdürdü.

“Çevresel problemlere inovatif tahliller sunuyoruz”

Yalın Vanlıoğlu, “Epson projektörler hem iş hem hayat alanları için harikulâde bir görsel tecrübe sunuyor. Renkleri sırayla işleyen başka projeksiyon sistemlerinin bilakis, 3LCD teknolojisi üç ana rengi tıpkı anda işleyerek hem iş hem mesken ortamları için ülkü olan daha parlak ve daha doğal manzaralar sunuyor. Başka yandan, sürdürülebilirlik amaçlarına ulaşmak isteyen işletmeler için de avantajlar sunuyoruz. Birtakım Epson EcoTank modelleri çok satan lazer yazıcılara kıyasla yüzde 96’ya varan güç tasarrufu sağlıyor.***. Ayrıyeten, EcoTank yazıcıların 1 set mürekkep şişesi 79 kartuşa eşittir, bu da daha az atık manasına geliyor. Epson olarak, kullanıcıların vakitten ve paradan tasarruf etmesini sağlıyor, daha az çevresel tesir yaratıyor ve çevresel meselelere inovatif bir tahlil sunmayı sürdürüyoruz.” diyor.

“Tüketiciler, eserlerde yerelleştirilmiş özellikler arıyor”

META-CWA bölgesindeki tüketicilerin yaklaşık yüzde 60’ının sinema ve oyun deneyimlerinde TV yerine projektörleri tercih ettiklerini belirten Yalın Vanlıoğlu, “Yüksek kaliteli projektörlerimiz; büyük, sinema gibisi mesken ekranlarına olan talebi karşılıyor. Başka yandan teknoloji meraklıları akıllı ve temaslı yazıcılar ve projektörleri tercih ediyor. Konutta öğrenme ve çalışma giderek yaygınlaştıkça, aileler mesken yazıcılarına ve projektörlerine yatırım yapmaya başladı. Tüketiciler, giderek artan bir halde güç verimliliği, geri dönüşüm programları ve eser ömrü hakkında sorular soruyor; bu yönelim aslında Epson’un düşük atıklı, güç tasarruflu tahlilleriyle büsbütün uyumlu bir halde ilerliyor.  Hibrit çalışma da artık bölgesel çalışma kültürünün kalıcı bir özelliği ve kompakt yazıcılar, tarayıcılar ve projektörler üzere konut dostu teknolojilere olan talep de bu paralelde artmaya devam ediyor. Tüketiciler ayrıyeten eserlerde yerelleştirilmiş özellikler de arıyor. Bizler de bölge genelindeki inovasyon merkezlerimiz aracılığıyla, bölgesel işletmeler ve iş ortaklarımızla iş birliği yaparak eserleri lokal gereksinimlere nazaran şekillendiriyor; tüketici taleplerini, geri bildirimlerini ve gereksinimlerini Japonya’daki Ar-Ge mühendisleriyle paylaşarak en gerçek tahlilleri sunuyoruz.”

“Orient, 75 yıllık Japon saatçilik mirası”

2009’da Epson çatısına katılan, 2017’de ise tam entegrasyon sağlanan Orient hakkında da açıklamalarda bulunan Vanlıoğlu, “Güçlü mirası, Japon üretim disiplini ve ‘in-house’ düzenek uzmanlığıyla Epson portföyünde kıymetli bir yere sahip olan Orient, Japon mekanik saat kategorisinde küresel olarak bilinen markalardan biri. Orient, kendi düzeneğini üreten bir ‘manufacture’ olarak konumlanırken; uygun fiyatı, eşsiz dizaynları, dengeli kalite anlayışı, yenilikçi yaklaşımı ve güçlü marka bedeliyle dikkat çekiyor. Dünya genelinde kendi düzeneğini üreten markaların birden fazla premium segmentte yer alıyor. Orient’in farkı ise bu uzmanlığı ulaşılabilir fiyatlarla sunması. Kökleri 1950 yılına dayanan markanın 75 yılı aşkın bir mekanik saatçilik tarihi bulunuyor. Orient bugün, Epson’un Japon presizyon kültürü ve büyüme potansiyeli ile çok daha güçlü bir yapıya sahip.” diyor.

“Shakira, yeni marka elçisi”

Uluslararası müzik ikonu Shakira ile gerçekleştirdikleri iş birliği hakkında bilgiler de paylaşan Vanlıoğlu, “Shakira; Orta Doğu, Türkiye, Afrika, Orta ve Batı Asya (META-CWA) bölgelerindeki yeni resmi marka elçimiz. Müzisyen ve teşebbüsçü Shakira’yla yaptığımız stratejik iştirakin Epson’un teknolojinin bireylere yaratıcı bir biçimde ulaştırılması stratejisiyle örtüştüğünü düşünüyoruz. İş birliğimiz, gelecek kuşağı hayal gücünü, yaratıcılığını ve muvaffakiyetini teknolojiyle güçlendirmeyi amaçlıyor. Shakira’nın eğitime ve yaratıcılığa olan bağlılığı onu bu iş birliği için ülkü bir isim yapıyor. Birlikte, hem bu kuşağın hem de gelecek jenerasyonun büyük hayaller kurmasını sağlayacak olmaktan heyecan duyuyoruz.” biçiminde konuştu.

“Daha yeterli bir dünya için çalışmalarımıza devam edeceğiz”

Açıklık, müşteri memnuniyeti ve sürdürülebilirlik konusundaki kararlılıklarıyla dünya çapında inanç duyulan, vazgeçilmez bir şirket olmayı hedeflediklerinin altını çizen Vanlıoğlu, “Enerji tasarrufu tahlillerinin, yerden tasarruf sağlayan inovasyonların ve ultra yüksek hassasiyetin çevreyi müdafaaya ve toplulukları zenginleştirmeye yardımcı olduğuna inanıyoruz. Verimli, kompakt ve hassas inovasyon ideolojimizle, hayatları zenginleştiren ve daha güzel bir dünya yaratmaya yardımcı olan daha manalı bedeller sunuyoruz. Bu emeli gerçekleştirmek için çalışmalarımıza devam edeceğiz.” biçiminde kelamlarını sürdürdü.