Almanya’da elektrikli araç şarj istasyonları, hırsızların yeni gayesi haline geldi. İstasyonlardaki kabloların içinde bulunan bakır, hırsızlar için cazip bir gelir kaynağına dönüştü. Bu durum, hem elektrikli araç şoförlerini hem de şarj istasyonu işletmecilerini güç durumda bırakıyor.

Elektrikli araç şarj istasyonlarında büyük risk

Yerel kaynaklara nazaran, birtakım günlerde 70’ten fazla şarj istasyonunun soyulduğu belirtiliyor. Her bir kabloda ortalama 47 dolarlık bakır bulunması, hırsızlık olaylarının artmasındaki en büyük etken olarak gösteriliyor. Hırsızlar, kabloları söküp bakırını hurdacılara satarak günlük çıkar elde ediyor.

Bu durum, elektrikli araç sahipleri için büyük bir sorun yaratıyor. Şarj için istasyona gelen şoförler, kablonun yerinde olmadığını görünce mağduriyet yaşıyor. Uzmanlar, bu cins olayların, elektrikli araç dalının yaygınlaşma sürecini de olumsuz etkilediğini belirtiyor.

Şarj istasyonu işletmecileri de hem yüksek tamir maliyetleriyle hem de müşteri şikayetleriyle başa çıkmak zorunda kalıyor. Kesilen bir kablonun yenilenmesi, iki haftayı bulabiliyor.

Bakır hırsızlığı aslında yeni bir sorun değil. Yıllardır inşaat alanları ve boş meskenler üzere yerlerde misal olaylar yaşanıyor. Bu durum, yalnızca Almanya’da değil, Türkiye dahil birçok ülkede de görülüyor. Geçmişte Türkiye’de de Trugo’nun birtakım şarj istasyonlarında kablo hırsızlığı yaşandığı biliniyor.

Şarj şirketleri, bu sorunu çözmek için çeşitli tedbirler alıyor. Kimi işletmeciler, görüntü nezaret sistemlerini artırırken, şarj aygıtı üreticisi Alpitronic, kablo hırsızlığını daha süratli algılayan yazılımlar geliştiriyor. Fakat uzmanlar, bu tedbirlerin hırsızları tam olarak caydırmak için kâfi olmayabileceğini düşünüyor.