DJI markasına rakip olarak gösterilen ve son devirde isminden sıkça kelam ettiren HoverAir X1 Pro Max modelini bu görüntüde tüm ayrıntılarıyla inceliyoruz. Satın alırken yaşadığım süreçten, kutu içeriğine, teknik özelliklerinden birinci uçuş tecrübeme kadar her şeyi sizlerle paylaşıyoruz.

Bu dronun en dikkat çeken yanı, rastgele bir kumandaya gereksinim duymadan avuç içinden kalkıp inebilmesi ve yapay zeka dayanaklı gelişmiş takip özellikleri. Bisiklet sürerken, koşarken yahut yalnızca yürürken sizi otomatik olarak takip edebiliyor ve çeşitli sinematik modları kendi başına uygulayabiliyor. Kağıt üzerinde 8K görüntü çekebilme tezi ve otonom sürüş yetenekleri epeyce etkileyici dursa da, gerçek dünya testlerinde neler sunduğuna yakından bakıyoruz.

Cihazın gereç kalitesi ve dayanıklılığı beni şaşırttı diyebiliriz. Havacılık standartlarında materyaller kullanıldığı belirtiliyor ve yaptığım testlerde, hatta yaşadığım ufak kazalarda sağlamlığını kanıtladı. Lakin batarya performansı, şarj olma suratı ve uçuş sırasında çıkardığı ses düzeyi konusunda birtakım değerli tenkitlerimiz var. Ayrıyeten rüzgar direnci ve manzara sabitleme performansını da Amerika sokaklarında ve parklarında ayrıntılıca test ettik.

HoverAir X1 Pro Max İncelemesi!

Peki bu aygıt, yaklaşık 500 dolarlık fiyat etiketini hak ediyor mu? DJI Neo yahut Küçük serisi üzere güçlü ve esaslı rakipler karşısında bahtı nedir? Görüntüde hem manzara kalitesini hem de kullanım kolaylığını rakipleriyle kıyaslayarak yorumluyoruz. Bilhassa Türkiye pazarındaki fiyatlandırma ve rekabet şartlarını düşündüğümüzde, bu aygıtın kimler için uygun olduğunu detaylandırıyoruz.

Vlog çekenler ve içerik üreticileri için pratik bir tahlil üzere görünse de, kimi eksikleri ve fiyat performansı istikrarı nedeniyle iade etme kararı aldığım bu farklı teknolojik oyuncağın incelemesini umarım beğenirsiniz. Siz olsanız bu fiyata bu eseri tercih eder miydiniz? Yorumlarınızı ve niyetlerinizi bekliyoruz. Düzgün seyirler.